Top
Yetenekli Kalemler

Yetenekli Kalemler

yeteneklikalemler@tg.com.tr

18/08/2019

Fıtratı değiştirilen gıdalar!..

İçerisinde bulunduğumuz asrın alâmetifarikası; her şeyin özünden uzaklaştırıldığı ve bağlamından koparıldığı bir asır olmasıdır. Hayatın her alanında bir yapaylık ve samimiyetsizlik söz konusu oldu. İnsanlar arasındaki çıkar ilişkileri, aile yapısındaki bozulmalar, toplumdaki ahlaki ve manevi değerlerin erozyona uğraması gibi daha birçok konuda insani ve vicdani değerler göz ardı edilmekte, fıtrata uygun olmayan davranışlar sergilenmektedir. Tüm bu olumsuzluklar maalesef bizim toplumumuzu da olumsuz yönde etkilemektedir.
21. yüzyıl teknolojinin zirve yaptığı yüzyıl olmuştur. Teknolojinin ilerleme kaydetmesi şüphesiz hayatımızı kolaylaştırmıştır. İnternetin yaygınlaşması, elektronik ürünlerin keşfi, mesafelerin kısalması, sağlık alanındaki gelişmeler ve tarımsal faaliyetlerin daha verimli hâle gelmesi gibi birçok gelişme olumlu olduğu gibi birçok olumsuzluğu da beraberinde getirmiştir. Bu olumsuzluklardan birisi de, tarımsal faaliyetlerde kullanılan kimyevi maddelerdir.
Pazarlardan aldığımız sebze ve meyvelerin eski tadı ve kokusu yok artık. Domates, mısır, biber, soğan, portakal, elma, muz ve diğer birçok sebze ve meyvedeki kimyasal, hormonlu, koruyucu ve GDO’lu maddeler sağlığımızı tehdit ediyor. Marketlerden aldığımız peynir, süt, et, balık, tavuk, yumurta gibi ürünlerin özü değiştirilerek bağlamından koparılıyor. Bu ürünleri tüketen insanımız kanser, astım, organ yetmezliği, kalp rahatsızlıkları ve psikolojik birtakım hastalıklara maruz kalıyorlar. Son 30-40 yıldır hastalıklar çok hızlı bir şekilde arttı ve artmaya da devam ediyor. Artık her evde neredeyse bir kanser hastası var. Genetiği değiştirilen ürünleri tüketen insanların fıtratında birtakım bozulmalar meydana geliyor. Özellikle birçok ülkeden ithal ettiğimiz tohumlar ve gıda ürünleri kanser saçıyor. Acilen kendi millî tohumlarımızı üretip dışarıdan tohum almayı durdurmalıyız. Küresel ve kapitalist gıda firmalarının halkımızın sağlığını bozmasına izin vermemeliyiz. Devlet yetkililerimizin bu konuda daha duyarlı ve hassas olmalarını temenni ediyorum...
                 Adil Söylemez
 
 
 
ŞİİR
 
 
     Hilenin sonu
 
Bir sütçü dayı varmış.
Şehirde süt satarmış.
Kimse görmez sanarak(!)
Süte hep su katarmış.
Der: “Para kazanmanın
İşte ne kolay yolu.”
İşin farkına varmış
Sütçü dayının oğlu.
Demiş ki: “Yapma baba
Bu hareket çok kötü
Biraz önce gördüm ki
Suyla doldurdun sütü.”
“Bana karışma” demiş.
Çok kızmış sütçü dayı
Oğlunu dövmek için
Ele almış sopayı
“Eyvah demiş Alicik,
Dursam hâlim pek yaman
Kaçayım hemen” demiş.
Uzaklaşmış oradan…
Bir "dur" diyen çıkmamış
Bu çok kötü gidişe.
Aylarca devam etmiş.
Sütçü dayı bu işe…
Sütçü dayı bir sabah
Erkenden kalkmış yine,
Zaten her gün erkenden
Başlıyormuş işine.
Bir gün akşam ne görsün?
Ahıra vardığında.
Altı inek de ölmüş
Her birisi bir yanda?
Beyninden vurulmuş
Görünce sütçü dayı
Dövünmüş ha dövünmüş
Yumruklamış kafayı.
“Ah! demiş sersem kafa
Ne diye yaptın bunu?
Bırakmış ondan sonra
Sütlere su katmayı…
(Allah’ım affet!) diye
Arz eylemiş suçunu
Hileye başvuranın
"İşte böyledir sonu. ”
        Fehim Ferik-Bursa
 
 
 
UNUTULMAZ DEYİMLER
 
VUR ABALIYA: Aba, yünden dokunan, sonra dövülerek veya tepilerek yapılan, kalın, kaba bir kumaştır. Bugün memleketimizde pek rastlanmaz. Bazı yörelerimizde çobanlar tarafından giyilen yünün serilip dövülmesiyle yapılan kalın keçe ise kepenek yapımında kullanılır. Kepenek, sırtta taşınan, başlıklı, kalın, paltoya benzeyen kolsuz bir giyecektir. Soğuk ve yağmur geçirmediği ve sıcak tuttuğu için çobanlar tarafından tercih edilir. Eskiden abadan cübbe, hırka, çakşır ve terlik gibi giyecek de yapılırdı. Eskiden bazı tarikatlarda sabır makamında olan dervişlere aba giydirilirdi. O tarikatın mensupları arasında aba giyen dervişin sırtına el ile vurulurdu. Onu her gördükleri yerde sırtına vururlar, o da hareketlere sabrederek zamanla olgunlaşır, başına gelen çeşitli sıkıntılara katlanarak, sabrı ve razı olmayı öğrenirdi. Bunun için “vur abalıya” sözü meşhur olmuştur.
Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp

Yazarın Diğer Yazıları