Top
Yetenekli Kalemler

Yetenekli Kalemler

yeteneklikalemler@tg.com.tr

02/02/2023

Uçurum

Yokluğun zirvesini kalbinde en derin hissiyatla tam ölçen soyut, mücerret terazisiyle, manayı tartarken diğer kefeye, insafın duygusunun en yoğununu örten sisli havanın tam ortasında, yalnızlık çeken bulutsuz havada yağmur damlalarını serap görüp, annesinin peşine can havliyle koşan taya benzer.

Bu ummanının damlalarına aşina vuslat kulağım, her seferinde yüreğe mesaj yollayan umudun nadide biriktirdiği güneşin gözümüze, ısrarla vurduğu rüzgârın, amansız burnumuza gülün yapraklarını koklatan ve “daha da bitmedi” diye “gönül toprağımın ekinlerini hasat et” diye şimşek gibi seslenen bu uzak yoldaki kervanın sesini kulağım işitir oldu.

Yaban güllerinin bile can attığı o çiğdem yapraklarına umudunu sardığı bir seher zamanında uykuya dalıp nice bulutların geçtiği o toprağa dikilmek için rüzgâr duasına çıkıp saatin zaman mefhumundan kurtulup tek istikamette uçan umutların yolculuğuna düşen damlalar gibidir can. Yokluk merdivenine varlık korkuluğu diken akıl giysimiz, hicran ezelindeki testide ebediyet vuslatına gönül nehrinden az da olsa birkaç damla, buluta şerbet diye içirmesi, ruhumun gökkuşağında seyahat etmesine umut olur. Evet gönül kapısı pamuktan değil demirden. İçeri girmeyi edep paspasında yedi kere estağfurullah bulutundan ve nasibindeki damlalar adedince ruhunu yıkayıp gönül kapı eşiğinde beslenme ile çağrılana kadar sabır ile beklemesidir. Mükâfatı derttir. Dertsiz talip ışık saçmaz.

     Yavuz Selim Bulut

 

 

ŞİİR

 

     ULU HAKAN

 

Siz Devlet-i âli Osman’a sultan,

Ey gönlümün hüzün yanı esselam…

İlkbaharda yağmur rahmetle yağan,

Ey gönlümün hüzün yanı esselam…

 

Tatmasın diye bu millet zilleti,

Yüklendin yükünü çektin zahmeti,

Abat ettin otuz sene devleti,

Ey gönlümün hüzün yanı esselam…

 

Şu Yıldız Sarayı gelse de dile,

Anlatsa ne kadar çektiniz çile,

Nice nankör duymaz işitse bile,

Ey gönlümün hüzün yanı esselam…

 

Her hücuma tunç göğsünüz siperdi,

Hazretiniz hem sultan hem neferdi,

Her gününüz hem sefer hem zaferdi,

Ey gönlümün hüzün yanı esselam…

 

İttihatçılar ki talan ettiler,

Bozgunları zafer ilan ettiler,

Mülkü “Turan” değil viran ettiler,

Ey gönlümün hüzün yanı esselam…

 

Ülke baştan sona tarumar oldu,

Biz değil yad eller berhudar oldu,

Mertlerin meskeni hep mezar oldu,

Ey gönlümün hüzün yanı esselam…

 

Yüzyıl sonra tekrar doğrulmadayız,

Sizin davanızla yoğrulmadayız,

Bu aşkla vurmada, vurulmadayız,

Ey gönlümün hüzün yanı esselam…

 

Himmet edin lütfen ta ötelerden,

Mehter vursun yine öz bestelerden,

Bir gül atın bize nur destelerden,

Ey gönlümün hüzün yanı esselam…

 

Size dua, size sevgi ve selam,

Size hürmet, size minnet hoş kelam,

Size rahmet, size cennet vesselam,

Ey gönlümün hüzün yanı esselam…

 

     Celaleddin Küpeli

 

 

SAĞLIK OLSUN

 

KABIZLIĞA DİKKAT

Bağırsaklar kadar kendini yenileyen bir organımız yok diyebiliriz. *Bağırsaklarımızda her gün milyarlarca hücrenin tamir ve onarımı söz konusudur. *Kabızlık olduğunda bağırsağın kendini yenilemesi, tamir ve onarımı aksadığı gibi hastalık riski artar. *Polip dediğimiz vakalar oluşur. *Sürekli ıkınmaya bağlı olarak anal fissür (makatta çatlak) ve hemoroit (basur) oluşur. *İnce ve kalın bağırsağın yapısı bozulur. *Bağırsak kendi beslenmesini de yapamaz. Sağlıklı kan alamaz. *Kabızlık özellikle “kalp yetmezliği” ve “hipertansiyon” gibi hastalıkları da olan yaşlı hastalarda nefes almayı zorlaştırır. *Kandaki oksijen miktarının azalmasıyla, zihinsel fonksiyonlarda değişikliklere ve unutkanlığa neden olabilir. *Kabızlık bebek ve çocuklarda daha sıklıkla karın ağrısı yapar, *İştahsızlık ve beslenme problemlerine neden olur. *Sindirim sisteminin dengesini bozar. *Baş ağrısı ve uykusuzluk yapar. *Sinir sistemini etkiler. *Vücudu tepeden tırnağa kadar meşgul eder.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp

Yazarın Diğer Yazıları