“Celâl Bayar, önündeki kâğıda bir bakar ki, Menderes istifa dilekçesini vermiştir...”
27 Mayıs tarihte kara bir lekedir… Bir ülkenin başbakanı ihtilalciler tarafından idam edilmiştir.
Bugün, aradan geçen 59 sene sonra ihtilalciler tarafından asılarak şehit edilen Adnan Menderes’in tarihe geçen anılarından bir tanesini tazeliyoruz…
Demokrat Parti 1946’da seçime girer ama binbir sandık hilesiyle iktidara gelmesine mâni olunur. Ama halk, 14 Mayıs 1950 seçimlerinde bu oyunu çok ağır cezalandırır; Demokrat Parti, bir beyaz ihtilâlle, ezici bir çoğunlukla seçimi kazanmıştır. Adnan Menderes artık başvekildir
Başbakan Adnan Menderes 1952 senesinde Paris’tedir. Resmî görüşmeler sonrası büyükelçimize sorar:
“Fransa’da Osmanlı hanedanından kaç hanımefendi bulunur ve ne yapmaktadır?
Hanedan mensupları Türkiye dışına sürülünce, bunların bir kısmı Fransa’ya yerleşmiştir.
Büyükelçi: “Bilmiyorum Başvekil Hazretleri” cevabını verince Adnan Bey ciddileşir:
“Bu malûmatı 24 saat içinde istiyorum!”
Büyükelçiliğimiz, Fransız yetkililerin de yardımıyla ertesi gün listeyi hazırlar ve arz eder.
Başbakan, hanedanın kadın üyeleriyle ilgili yazıyı üzüntüyle okur. Kâğıdı cebine koyar.
Türkiye’ye döndüğünde Çankaya’ya çıkar ve bilgiyi dönemin reisicumhuru Celâl Bayar’ın masasına bırakır:
“Efendim” der. “Şu oldu, bu oldu. Fakat neticede, bu memleketi Türklerin Hakanı, Müslümanların Halifesi ve tebaanın Padişahı sıfatı ile 624 sene idare etmiş bir ailenin kadın mensuplarının çoğunluğu, şu listede de görüldüğü gibi Fransız ordusunda bulaşıkçılık yapmaktadır. Bu, hepimiz için yüz karasıdır. Hiç değilse bunları ülkeye kabul edelim. Kendilerine bakmamız insanlığımız gereğidir ama bunu çok görürsek; bari bizim ordumuzda bulaşıkçılık yapsınlar.”
Bayar, “Hayır!” der. “Müsaade edemem.”
Bunun üzerine Başbakan, derhâl bir kâğıt alarak bir şeyler yazar ve Cumhurbaşkanı’nın masasındaki diğer kâğıdın yanına bırakır.
Ardından, “Müsaadenizle efendim!” diyerek süratle odadan ayrılır.
Celâl Bayar, önündeki kâğıda bir bakar ki, Menderes istifa dilekçesini vermiştir...
Tabiî, âdeta şok geçirir.
Araya, Demokrat Parti Muş Mebusu (milletvekili) Gıyasettin Emre’nin de olduğu bazı milletvekilleri, bakanlar girer ve Menderes istifadan vazgeçirilir.
Fakat Osmanoğulları’nın kadın mensupları da çıkarılan bir kanunla Türkiye’ye kabul edilirler...
İstanbul Beyefendisi
