Sorunsuz bir yaşam us (akıl) dışıdır. İnsanlık sorunsuz düşünülemez. Yaşamın doğasında bu durum tartışılmaz bir gerçektir. Değişik nedenli, değişik kökenli- kaynaklı, değişik biçim ve nitelikteki sorunlar yaşamımızın doğal yansımalarındandır. Kişisel, ailesel, toplumsal, çevresel ve ulusal sorunların varlığı yaşamın gerçekleridir. Sağlıktan ekonomiye, eğitimden meslek-iş edinmeye, hukuktan siyasete, değişik alan ve konularda rastlanan çalkantı, çarpıklık ve karışıklıklar özellikle siyasal iktidarın sorumlulukları içinde ön sırada olmalıdır.

Ne var ki iktidar kendini ve yönetim biçimini başarılı göstererek kötüleştirdiği düzenin karanlığının üstünü örtmeye çalışmaktadır. Günümüzün başlıca sorunu, kanımızca, budur. Belediye Başkanlıklarını yitirdiği büyük kentler onu uyarmaya yetmemiştir. Tersine, muhalefetin kazandığı belediyeleri başarısız kılmak ve başarısız göstermek için kimi yol ve yöntemleri uygulamaya koymuştur.

Dillerinde, sözlerindeki hukuka bağlılık, adalete saygı, uygulamalarında rastlanmayan bir çıkıştır. Yandaş medyada atılan nutuklar, yandaş medyanın süsleyip yaldızlaması gerçekleri değiştirmiyor. Çelişkiler, aykırılıklar, tutarsızlıklar sürüyor. Cumhurbaşkanlığı andına aykırı durum ve tutum açıkça ortada.

Fethullah sözde dost ve müttefik ABD'den alınamıyor. Üstelik emniyet yetkililerinin Fetö örgütüne ilişkin endişe veren anlatımları gazetelerde boy boy yer alıyor. Suriye sorunu siyasal inatlarla sürdürülüyor. Birleşmiş Milletler' de yanlı açıklamalar dinlenmiyor, ilgi çekmiyor, sonuç vermiyor.

Medyanın- basının bağımsız kesiminin üzerindeki baskılar kalkmıyor. Tutuklu gazeteci sayısının kabarıklığı kötü örnek olarak yansıyor. Görevden alınan subay, astsubay, akademisyen, yargıç ve savcı sayısıyla, güvenlik görevlisi sayısının fazlalığı hem üzücü, hem düşündürücü. Örgütlerin bu duruma düşmesi ulusal yapı için çok sakıncalı durumu göstermektedir. Görevlerine son verilme yeterli sayılmayıp iyice ayıklanma ve göreve alınmada partizanlıktan gerçek uzak kalma önemsenmelidir. Cuma namazına göre okul saatlerinin düzenlenmesi, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Atatürk konusundaki umursamazlığı ile Türk Dil Kurumu'nun internet sitesinden Atatürk'ün Vasiyeti, İstiklâl Marşı, Gençliğe Hitabe, Nutuk Veritabanı ve Kâşgarlı Mahmut bölümlerinin kaldırılması, değerbilmezlik ötesi düşündürücü, ağır bir yadsımadır. Yakışık alıyor mu?