Top
Saygı öztürk

Saygı öztürk

saygi@sozcum.com

28/05/2023

Vatandaşımıza öyle bir ambargo uyguluyorlar ki…

ABD ve bir çok Batı ülkesi, Türkiye'yi tam anlamıyla kıskaca alıyor. Bir vatandaşımızın vize alıp yurtdışına gitmesi ya hiç mümkün olamıyor ya da aylar sonrasına, hatta 1,5 yıl sonraya randevu verip oyalıyor. Vize şirketleri geçen yıllarda da bazı ülkelerle sorunlar yaşamıştı ama bu kez durum daha farklı gelişiyor. Örneğin Hollanda ile bakan krizi yaşamış, ardından bu ülkeden vize almakta zorluklar başlamıştı. Bunlar münferit olaydı. Şimdi ise ülkemize karşı topyekun “Vize ambargosu” uygulanıyor.

Almanya, İtalya, Fransa, Hollanda, Yunanistan, İspanya, Kanada, Belçika, Polonya, ABD'den

bırakın vize almayı randevu almak bile olanaksız. Örnek vereyim: Fransa randevuları Türk vatandaşlarına tamamen kapalı. Yunanistan ancak Ağustos ayının sonuna, ABD 2024 yılının Temmuz ayına, Almanya 3 ay sonraya randevu veriyor. Vize şirketi sahibi Avukat Emrah Özdemir'e sordum, “13 yıldır sektörde görmediğimiz bir uygulama ile karşı karşıyayız. Belgeleri elçiliklere vermek bile olanaksız hale geldi. Elçiliklerle yaptığımız görüşmelerimizde kotaların kendi ülkeleri tarafından belirlendiğini söylüyorlar. Kotanın artırılması için yaptığımız başvurulara ise Covid, personel yetersizliği gibi gerekçelerle hep olumsuz cevap veriliyor” dedi.

BÜTÜN BİLGİLER ONLARDA

Olup bitenlere, çıkarılan zorluklara bakılırsa Türk vatandaşları ABD'de ve Avrupa ülkelerinde istenmiyor. Bunun en büyük sebebi, kur krizi. Şu anda vize başvurusu yapacak kişinin öncelikle banka hesabında en az 50 bin TL, yaklaşık 2.000 Euro olması gerekiyor.

Ülkemizdeki maaşlar göz önüne alındığında bu çok ciddi bir meblağ. Elçilikler ülkemiz insanının maddi durumundan haberdar. Kişilerin aldıkları maaşları da, o gelirle yurtdışında tatil yapamayacaklarını öngörüyorlar.

Önemli büyük sorunlarımız arasında yetişmiş insan gücünün yabancı ülkelere göç etmesi. Türk vatandaşının Avrupa ya da Amerika'dan oturum veya çalışma izni alması çok zor. İnsanlar da bunu bildikleri için turistik vize alıp Avrupa'ya, ABD'ye göç ediyor. Göç eden kişiler eskiden beden gücüyle çalışan vatandaşlarımızken, şu anda durum beyaz yakalılara geçmiş.

Yıllarca okulumuzda okuyan, lisans eğitimini tamamlayan, sağlık hizmetlerimizden yararlanan, 30 yaşlarına kadar Türk vatandaşının ne ihtiyacı varsa giderdiğimiz beyaz yakalılar turistik vize alarak yurtdışına kaçıyor. Çünkü, ülkelerindeki gelişmelerden umut kesmiş durumda. Bu yolla yurtdışına turist vizesi alıp gitmek isteyenlerin o ülkelerde kalıcı olduklarının elçilikler de farkında. Gitmek isteyenlerin sayısı da az değil.

İSTİKRARLI GÖRÜNMÜYOR

Avukat Emrah Özdemir, vize almakta vatandaşlarımızın bu kadar zorlanmasındaki bir başka nedeni de şöyle açıklıyor:

“Ülkemizde yaşanan siyasi belirsizlikler, ABD ve Avrupa ülkelerin vatandaşlarımıza vize ambargosu uygulamasında da önemli etken. Muhalefet ve iktidarın söylemleri birbirine taban tabana zıt. Bir tarafın haberlerine bakıldığında  ülke çok iyi bir yerdeyken, diğer tarafın söylemlerine bakıldığında Ortadoğu bataklığına batmış bir ülke görünümünde. Siyasi belirsizlik Avrupa ve Amerika'nın dikkatini çekiyor ve Türkiye'nin istikrara kavuşmasını bekliyorlar.

Bu süreci atlatmak için olmazsa olmazlarımız mutlaka siyasi belirsizliğin bir an önce ortadan kalkması, kur istikrarının sağlanması ve ülkedeki hayat standartlarının belli bir düzeye çıkartılmasıdır. Acilen ülke olarak çözmemiz gereken diğer bir sorun ise uzun yıllar emek vererek yetiştirdiğimiz, değerlerimizin ülkemize hizmet etmeleri konusunda gerekli önlemleri almamızdır. Ülkemizin yetiştirdiği insanların gitmesi, bunlar için ‘Giderlerse gitsinler' yaklaşımı yerine, gitmemeleri için özendirici önlemlere ihtilaç var.”

ONLAR İÇİN İMKANSIZ

Avrupa ve ABD ülkeleri için vize alabilenlerin sayısı yüzde 50'den fazla azaldı. Daha önce Schengen vizesi olan vatandaşlarımıza vize uzatımında zorluk çıkarılmıyordu. Bugün, onların da vize almaları hayli zorlaştı. Daha önce Schengen vizesi almamış olan vatandaşlarımızın hemen hiçbirisine vize verilmiyor. Bunların nedeni de çalışma vizesi alamayan vatandaşlarımızın turist vizesiyle gitmeleri ve bir daha dönmemeleri etkili oluyor. Bu şekilde gidip orada kalanların sayısı için “Bir önceki yıla göre 4 kat artış var” deniliyor.

Bir dönem günde 250-300 vize başvurusu alan büyükelçilikler, bugün ancak 30-40 başvuruyu kabul ediyor. Bazı ülkelerin işi gücü vatandaşlarımıza zorluk çıkarmak. Örneğin Polonya'ya günlük başvuru 100'ü bile bulmaz. Ancak 50-60 başvuru yapılıyordu. Ama, Polonya Büyükelçiliği günde en fazla 10 vize başvurusunu kabul ediyor. Anlaşılıyor ki Avrupa ülkeleri bu konuda aldıkları bir kararı toplu olarak vatandaşlarımıza uyguluyor.

İş insanlarımız çok zorluk çekiyor. Bir an önce vize alabilmek için devreye bürokratları, siyasileri sokmak durumunda kalıyorlar. Büyükelçilik ve konsoloslukların bu tutumu kuşkusuz Dışişleri Bakanlığımızı da rahatsız ediyor. Zaman zaman ülkelerin yetkilileriyle görüşmeler yapılıyor. Bir hafta-10 gün işler normale dönüyor. Sonra, kotalarının dolduğunu, personel yetersizliğini de gerekçe gösteriyor, yine başvurular kabul edilmiyor, aylar sonrasına randevu veriyorlar.

Pasaportumuzun kıymeti kalmamış. İnsanımıza bu kadar eziyet etmeye bu ülkelerin de ilgili bürokratların da seyirci kalmaya hakları yok.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp