Top
Saygı öztürk

Saygı öztürk

saygi@sozcum.com

26/01/2020

Mumcu olayında kullanılan çalı süpürge ve emniyete götürülen buzlar

Gazeteci ağabeyimiz Uğur Mumcu'nun otomobiline yerleştirilen patlayıcının infilakı sonucu katledilişinin üzerinden 27 yıl geçti. Diyarbakır Emniyet Müdürü Ali Gaffar Okkan da 24 Ocak 2001'de Diyarbakır'da silahlı- bombalı saldırı sonucu 5 korumasıyla birlikte şehit edildi. Rahmetli Uğur Mumcu'nun her ölüm yıl dönümünde suç kanıtı olabilecek parçaların çalı süpürgesiyle süpürüldüğü, bazılarının karla, buzla beraber kamyonete yüklenip götürüldüğü konuşulur, yazılır. Ama bu konuda işin gerçeğinin üzerinde yeterince durulmadığını söyleyebiliriz.

Doğru, bugünkü gibi bir patlamanın ardından hemen çevrenin kordon altına alınıp, şerit çekildiği günler değildi. Bugün, Emniyet içinde “Olay Yeri İnceleme” bölümü bulunuyor. Suç kanıtlarını, parçalarını onlar topluyor, bir çok karanlık olay, işte bu ekibin çalışmalarıyla aydınlatılıyor.

PATLAMA SESİ DUYDUK

24 Ocak pazar günüydü. Hürriyet Gazetesi'nde çalışıyordum. Bombaların sıkça patladığı günlerdi. Yine bir ses duyuldu. Nereden geldiğini belirlemek için polis ve itfaiyeyi arıyorduk. Spor muhabiri olan şimdi ise Milliyet'in Spor Müdürlüğü görevini yürüten Tayfun Bayındır, olay yerini ilk belirleyip ulaşan arkadaşımızdı. Uğur Mumcu'nun hayatını kaybettiğini büromuza o bildirmişti. Tayfun gittiğinde, birkaç polis memuru ve Cumhuriyet Muhabiri Tuncay Özkan dışında henüz olay yerine gelen yoktu.

Akşam saatlerinde gazetemizin ilk baskısını alıp Temsilcimiz Fatih Çekirge, Foto Muhabiri Şaban Sevinç'le birlikte olay yerine yeniden gitmiştik. Ağıtlar, sloganlara karışıyor, her tarafta mumlar yakılıyordu.

NİYE SÜPÜRÜLDÜ?

Ankara Emniyet Müdürlüğü bomba imha uzmanlarının yanı sıra Genel Müdürlük Kriminal Dairesi'nde görevli bomba uzmanları da olay yerine gönderildi. Endişelerden birisi de yeni bir patlamanın yaşanacağıydı. Başbakan Süleyman Demirel, Başbakan Yardımcısı Erdal İnönü de olay yerine gelmişti. Emniyet Müdürü Mehmet Canseven, İnönü'nün kulağına eğilip, “Efendim delillerin karartılmaması için buradan çıkmanız gerekiyor” dediğinde, İnönü “Tabii tabii” dedi ve Demirel'le birlikte patlama bölgesinden uzaklaştı. O karışıklıkta patlama bölgesine giren vatandaşlar da çıkarıldı.

Elektrik süpürgesi getirildi. Küçük parçaları toplamak istiyorlardı. Bu kanıt toplama yöntemlerinden birisiydi. Ancak yerler buzluydu. Üstelik kar da yağıyordu. O zaman çalı süpürgesiyle parçaları toplamak gerekiyordu. Yerler süpürülmeye başlandı. Ama buzların arasına patlamanın etkisiyle giren parçalar çalı süpürgeyle çıkarılamadı.

YÜKLENİP GÖTÜRÜLDÜ  

Bu kez karlar, buzlar küreklerle bir kamyonete doldurulmaya başlandı. Gerek çalı süpürgesinin kullanılması, gerekse parçaların da bulunduğu karın, buzun kamyonete yüklenmesi bugüne kadar “Deliller karartıldı” diye yorumlandı. Kamyonete yüklenmesi talimatını dönemin Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminal Dairesi Başkanı Muhittin Kaya vermişti. Yıllar sonra bunu niçin yaptıklarını ilk kez SÖZCÜ'ye anlattı:

“Gözle görülen bütün parçalar toplandı. Akşam karanlığı çöküyordu. Parçaların bir kısmı buzlara saplanmıştı.  Otomobilin motor bloğu da duvarın üstüne fırlamıştı. Buzlara saplanan parçaları, FBI'ın da yaptığı gibi biz de çalı süpürgesiyle çıkarmaya çalıştık. Ancak istediğimiz sonucu alamayınca patlama merkezinden başlayarak buz kalıplarını kamyona attık. Unutamam, 8-10 yaşında bir çocuk 100 metre uzakta bulduğu parçayı bana getirdi. Çatılarda, çevre binaların balkonlarında bile parça araması yaptık.”

ERİMESİ İÇİN TUZ ATILDI

“Kamyonet, Emniyet'in ulaştırma şubesinin garajına çekildi. Buzların bir an önce erimesi için üzerine bol miktarda tuz atıldı. Büyükten küçüğe doğru bir hafta süreyle çift vardiya olarak eledik, parçaları değerlendirdik. O kadar şey bulundu ki yaklaşık 60 analiz yapmamıza rağmen patlayıcının cinsini bulamadık. İz sürme bakımından patlayıcının cinsi önemliydi. Aynı patlayıcı cinsinin daha önce hangi olaylarda kullanıldığını belirlemek çalışmalara ışık tutar. Sonuçta patlayıcının cinsini belirledik.”

26 PARÇALI GÖZLÜK

“O kadar titiz bir inceleme yapmıştık ki bomba düzeneğinin faaliyete geçirilmesinde devreyi tamamlaması için kullanılan misina ipine minik parçalar halinde ulaşmıştık. Uğur Mumcu'nun gözlüğünün cam ve çerçeve parçalarını birleştirip gözlüğü ortaya çıkardık. Sadece iki-üç parça eksiğimiz kalmıştı. Hatırladığımız kadarıyla gözlük 26 parçaya ayrılmıştı. Rahmetli Mumcu'nun, eşi Güldal Mumcu ile görüştük. Kendisine yaptığımız çalışmalar hakkında bilgi verdim. Güldal Hanım, gözlüğün parçalarının bulunmasına hayret etmişti.

Ben de şunu iddia ederek söylüyorum: O gün yaptığımız olay yeri incelemesi, günün koşullarında yaptığımız en iyi incelemelerden birisiydi. Evet, olay yerine kimsenin sokulmaması öncelikliydi. Başta bu eksik yapıldı. Ama biz ulaşmak istediğimiz her suç kanıtına ulaştık.”

Muhittin Kaya, tam 27 yıl sonra “Süpürülerek ve kamyonete yüklenerek deliller karartıldı” eleştirilerine yanıt verdi ve işin gerçeğini böyle açıkladı.

Mumcu, Gaffar Okkan 5 polis memurumuz ile birlikte depremde hayatını kaybedenlere de Allah'tan rahmet diliyorum.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp