Yer değişir, gök değişir, ova değişir, vadi değişir, dağ değişir, taş değişir. Bir kere “mutfaklar yandı ama mutfaktaki yangını söndürürse yine o söndürür” algısı değişmez.

21 yıllık tablo!

Yine değişmedi.

İktidar adayı kazandı.

Muhalefet adayı kaybetti.

Bu yüksek kriz koşulları altında ve 21 yıllık yıpranma karşısında halkın çoğunluğu muhalefetin iğnesini iktidarın saray balonuna batırıp patlatması bekleniyordu. Kılıç iğne olamadı.

Balona saplanamadı.

Balon çelikleşti.

İğnenin ucu kırıldı.

İktidar 21 yıldır yaptığının aynısını yine tekrarlardı; “bölünme korkusunu” öne çıkardı ve halkın dikkatinden mutfaktaki yangını kaçırdı.

Çoğunluğu aldı.

★★★

Güçlü iktidar yoktur.

Zayıf muhalefet vardır.

Muhalefetin iktidarı değiştirebilecek gücü olsaydı bugün Türkiye farklı bir tabloya uyanacaktı.

Stratejisi tutmadı.

Kılıçdaroğlu dürüst insan, demokrat kişi ama bu değerli özellikleri halkın çoğunluğu kavrayamadı ve muhalefetin gücü değişimi yapmaya yetmedi. Bir araya gelip muhalefet ittifakı kurarak oyları artırma çabasına giren partiler, iktidara 21 yıldır oy veren kitlelerden yeteri kadar insanı ikna edip inandıramadılar.

İktidardan koparamadılar.

Yitiren öder.

Hesap yitirene kesilir.

Yeni liderler doğar.

Muhalefet devam eder.

Demokrasi varsa.

Muhalefet meşrudur.

★★★

Demokrasilerde muhalefet ve iktidar ikisi birlikte kopmaz bir bütün; “İktidar dediğimiz” sandıkta kazandığı oyla toplumun yarıdan bir fazlasını temsil ediyorsa “muhalefet dediğimiz” de toplumun diğer yarısının sesi oluyor.

Adı demokrasiyse!

İktidar ülkeyi yönetir.

Muhalefet ise haktır.

Meşrudur, yasaldır.

Muhalefet son seçimde Meclis'in çoğunluğunu yitirdiği gibi Cumhurbaşkanlığı gücü de yine 21 yıllık iktidarda kaldı. Dün yapılan ikinci tur seçimlerde halkın sandıktan çıkan demokratik iradesiyle “Meclis gücü ile Cumhurbaşkanlığı gücü” ayrı ellere verilseydi bu Türkiye demokrasisi için değerli bir değişim olacaktı.

Değişim olmadı.

Halk iki gücü de yine götürüp aynı lidere verdi. Bir iğne darbesiyle patlayacak balon çelik bir zırha büründü. Ülkemizde önümüzdeki yıllar için halkı yanına çekecek çok güçlü yeni bir muhalefet ihtiyacı doğdu.

★★★

Halkın yarıdan fazlası “değişimden korktu” çünkü “elimdekini kaybederim” paniğine kapıldı ve “ülkeyi krize soktu ama krizden yine o çıkarır” söylemine sarıldı.

Umutsuzluğa düşemeyiz.

Temiz toplumu.

Demokrasiyi.

Güçler ayrımını.

Cumhuriyet değerlerini.

Doğruları yazmayı,

Ahlaklı olmayı.

Savunmaya devam.

Zamanında bir adım atmayan sonradan yüz adım atmak zorunda kalır.