Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdoroğlu, HDP ile görüşeceğini açıklayınca iktidar trolleri harekete geçti. Günlerdir “CHPKK” tarzı çirkin etiketlerle karşı propaganda yapıyorlar.
Öyle görünüyor ki iktidar blokunun ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Millet İttifakı'na karşı en büyük kozu, “HDP ile ilişki” olacak.
Amaçları İYİ Parti'nin milliyetçi tabanının bu yüzden Kılıçdaroğlu'na oy vermemesini sağlamak.
Onlar bunu yaparken, Erdoğan da Hizbullah terör örgütüyle ilişkisini reddetmeyen HüdaPar'ı Cumhur İttifakı'na kattı.
Diyeceksiniz ki “Ne alakası var?”
Var efendim.
Gelin Cumhur İttifakı'nın yeni müttefiki HüdaPar'a biraz mercek tutalım.
Genel Başkanı Ziya Yapıcıoğlu, TV Net'te Taha Hüseyin Karagöz'ün sert sorularını yanıtlarken Hizbullah'ın devlete göre bir terör örgütü olabileceğini söylüyor ama kendisine göre terör örgütü olmadığının altını çiziyor.
Genç meslektaşımız, sorumlu bir gazetecilik yaparak Hizbullah'ın eylemlerini anımsatıyor. Bakın Yapıcıoğlu ne diyor:
“1992, 93, 94 yıllarında PKK'yla yoğun çatışmalar olduğunu söyledim. (Hizbullah'ın) 20 yıldan bu yana hiçbir eylemi yok. Nerede bir saldırı olmuşsa bir savunma pozisyonunda o saldırıya cevap verilmiş.”
Ne kadar masum değil mi?
Sadece Batman'da 32 kişinin ensesine tek kurşun sıkılarak öldürülmüş. Aralarında “mini etek giydiği”, “alkol aldığı” gibi gerekçelerle öldürülenler de var.
Hizbullah Ana Dava'da tam 188 cinayet ortaya çıkarılmış.
Öldürülenlerin hepsi PKK'lı mı?
Hayır değil.
Bir örnek vereyim.
Bugün Cumhur İttifakı'na destek veren Vatan Partisi lideri Doğu Perinçek 1990'larda çok cesurca bir iş yapıyor, “2000'e Doğru” isimli bir dergi çıkarıyordu. O derginin Diyarbakır çalışanı Halit Güngen, yaşadığı kentte Hizbullah ile devletin ilişkisine dair bir makale yazınca 18 Şubat 1992 günü Hizbullah militanlarınca katledildi. Vatan Partisi mensupları şehit yoldaşları Güngen'i hala anıyor. Alttaki resim, 29. yıldönümünde yayınlanmıştı.
Gülgen'in katilleri Fuat Balca, Abdülkerim Kaya ve Cemal Tutar da HüdaPar'ın iktidarla yakınlaşma sürecinde tahliye edildiler.
Sadece Gülgen mi?
1992'de öldürülen gazeteci sayısı 20'yi buluyor. Onlardan biri de Gerçek Dergisi Diyarbakır Temsilcisi Namık Tarancı'ydı. Tarancı katledildiğinde 3 yaşında bir oğlu vardı. Cinayet emrini veren İsa Altsoy, ondan emri alıp tetikçiye veren Cemal Tutar, tetiği çeken Mustafa Demir şu anda nerededir dersiniz?
Peki ya Batman'da 32 kişiyi enselerine birer kurşun sıkarak öldürdüklerini itiraf eden Mithat Soysal, Mehmet Salih Şimşek?
Ne diyordu HüdaPar lideri Ziya Yapıcıoğlu?
“Nerede bir saldırı olmuşsa bir savunma pozisyonunda o saldırıya yanıt verilmiş.”
Peki ya kaçırılıp 35 gün boyunca işkence yapılarak öldürülen, öldürüldüğü evin zeminine gömülen Konca Kuriş kime saldırmış?
Sahi Kuriş'e ağır işkenceler yapan, o işkenceli sorgulamaları videoya kaydeden, cinayeti üstlenen katiller şu anda nerede?
Bir kısmı 2011'de geri kalanı da geçen yıl serbest bırakılan katillerin nerede olduğunu siz de biz de bilmiyor olabiliriz.
Ancak benim şüphem yok ki o sanıkların yıllarca avukatlığını yapmış, serbest kalmaları için Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan nezdinde çaba göstermiş olan HüdaPar lideri Ziya Yapıcıoğlu biliyordur.
Nereden mi biliyorum?
İki yıl önce kendisinin yaptığı açıklamadan:
“Hizbullah diye bir örgüt var. Kim yok diyorsa doğru tespit yapmıyor. Ben avukatlıklarını yaptım. Davalarına katıldım.”
(Hadi Erdoğan'ın 2019 yılındaki yerel seçimde İmralı'daki terör örgütü lideri Abdullah Öcalan'ın “İmamoğlu'na oy vermeyin” mealindeki mektubun okunmasına ve kırmızı bültenle aranan Osman Öcalan'la TRT'nin röportaj yapmasına göz yummasını unuttuk diyelim. Hadi Çözüm Süreci boyunca yapılan hataları, Habur'da kurulan mahkemeleri, “bir büyük sorunu çözmek içindi, iyi niyetliydi” diye görmezden gelelim.) İktidar Millet İttifakı'nı terörle ilişkili gösterirken, sadece ana davasında 188 cinayeti üstlenmiş bir terör örgütüyle bağını reddetmeyen, o örgütü hala savunan bir partiyle ittifak yapmasına ne diyeceğiz.
İsterseniz şu güzel sözle bitirelim:
“Eviniz camdansa, başkasının camına taş atmayacaksınız!”
