Top
Nilgün Tekfidan Gümüş

Nilgün Tekfidan Gümüş

ngumus@hurriyet.com.tr

09/06/2017

10 maddede Katar krizi

2- Krizin zamanlaması dikkat çekiciydi. Tam da ABD Başkanı Trump’ın Suudi Arabistan’a yaptığı ve Arap ülke liderleriyle bir araya geldiği ziyaret sonrasına denk geldi. Trump da ziyareti sırasında Arap liderlere radikal ideolojinin finansmanını sorduğunda kendisine ‘Katar’ı gösterdiğini’ söyleyip ‘ziyaretin işe yaradığını’ belirtti. Ancak ABD Dışişleri ve Pentagon’un dengeleyici açıklamaları dikkat çekiciydi.

3- Çünkü ABD için Katar önemli bir ortak. ABD’nin Ortadoğu’daki en büyük üslerinden biri Katar’ın başkenti Doha’nın 20 km uzaklıktaki El Ubeyd üssü. Ortak Hava Operasyonları Karargâhı burada. Irak, Suriye, Afganistan ve diğer 17 ülkedeki hava operasyonları komutası ve kontrolü buradan sağlanıyor. En az 10 bin asker ve 120 uçak kapasiteli.

4- Suudi Arabistan, Mısır, BAE ve Bahreyn başta olmak üzere dokuz ülke Katar’a yaptırım kararı aldı. Ve Katar’ı terörü finanse etmek, içişlerine karışmakla suçlayıp Müslüman Kardeşleri (İhvan) de aralarında sayarak El Kaide bağlantılı gruplar ve DEAŞ’a destek vermekle itham ediyorlar. Ayrıca Sünni Araplar, Şii ekseninin başı olan İran ile ilişkilerde de Katar’dan Araplarla ortak hareket etmesini talep ediyor.

5- Coğrafi açıdan Katar, Körfez’deki bir burun üzerinde kurulu bir Emirlik. Tek kara bağlantısı Suudi Arabistan ile. Körfez’in karşısında ise İran yer alıyor. Ayrıca Katar ile İran, dünyanın en büyük doğalgaz rezervine sahip Güney Pars sahasının ortağı. 2015 yılında kalkan yaptırımların ardından İran, Güney Pars’taki doğalgaz yatırımlarına hız verdi. Doğalgazda İran ile rakip olan Katar, Güney Pars’ta ise bir yandan da işbirliği arayışında.

6- Katar, işte bu doğalgaz zenginliğini siyasi nüfuz sağlamak için kullanmakla itham ediliyor. Arap baharı başladığında Katar’ın Libya, Tunus ve Mısır’da muhalif grupları desteklediği, mali ve silah yardımı yaptığı konuşulmuştu. Keza Suriye’de... Mısır’da Mübarek’in devrildiği isyan sonrasında Müslüman Kardeşler’in adayı Muhammed Mursi’yi destekleyen Katar, 2013 yılında Abdülfettah el Sisi liderliğindeki askeri müdahaleye karşı çıkan kanatta yer aldı. Buna karşılık Müslüman Kardeşler hareketini monarşilerine karşı bir tehdit olarak algılayan Suudi Arabistan ve ortakları Sisi müdahalesine destek çıkmıştı.

7- Arap ülkeleri Katar ile barışmak için şartlar öne sürüyor. Propaganda amaçlı kullanıldığını iddia ettikleri El Cezire’nin yayınlarının gözden geçirilmesini, İran ile mesafe konulmasını, Müslüman Kardeşler’in yanı sıra Hamas ile de işbirliğinin sona erdirilmesini talep ediyorlar. El Kaide ve DEAŞ’a desteğin kesilmesini de istiyorlar.

8- 2014 yılında da Suudi Arabistan, BAE ve Bahreyn, Katar’ı içişlerine karışmak ve terör örgütü saydıkları Müslüman Kardeşler’e destek vermekle suçlayarak büyükelçilerini çekmişlerdi. Katar’ın İhvan liderlerini ülkeden yollaması ve o dönem bölgede yaşanan gelişmeler tarafları ‘Riyad uzlaşması’na sevk etmişti. Katar Emiri, dönemin Suudi Kralı Abdullah’ı yaş itibarıyla büyük olduğu için alnından öpmüş, kriz tatlıya bağlanmıştı.

9- Son kriz, öncekinden katbekat daha büyük. Her gün yeni yaptırımlar ekleniyor. Doha bir yandan ‘diyalog’ diyor, bir yandan da ‘siyasi vesayet altına almak istiyorlar’ diyerek tepki gösteriyor. Siyasi yorumcular, babasının dedesini devirerek tahta geçtiğine işaret ederek bu defa 38 yaşındaki Katar Emiri Tamim bin Hamad es Sani’nin yönetimi bırakmaya zorlanabileceğini konuşuyor.

10- Çözüm için yoğun bir diplomasi söz konusu. Başta Suudi ablukasına destek veren Trump, önceki gün Katar Emiri ile yaptığı telefon görüşmesinde gerekirse Arap liderlerini diyalog için Beyaz Saray’da ağırlamaya hazır olduğunu söyledi. Kuveyt arabulucu. Türkiye, taraflarla görüşüyor, bir yandan Katar’daki asker sayısını arttırma kararı aldı. Katar Dışişleri Bakanı, Türk askerinin tüm bölgenin güvenliği için geldiğini söylüyor. Körfezde tansiyon tehlikeli bir şekilde yükseliyor. Gerilim her an istenmeyen kıvılcımları tetikleyebilir. Bu nedenle kimsenin apak, kimsenin kapkara olmadığı Ortadoğu’da bir çözüm yolunun bulunması bölge için de dünya için de büyük önem arz ediyor.

 

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp