Kılıçdaroğlu videosunda şu eleştirileri sıralamıştı:“- Eğitim sistematik biçimde tarumar edildi.- 8 kez bakan, 17 kez sistem değişti.- 3.5 milyon çocuk eğitim dışında.- Milli Eğitim Bakanlığı siyaset etkisinden kurtulmalı. Merkez Bankası gibi bağımsız bir yapıya dönüştürülmeli.”MİLLİ EĞİTİM BAKANI: ‘3.5 MİLYON RAKAMI YALAN’Gelelim Mahmut Özer’in videodaki açıklamalara ilişkin görüşlerine:“- O videoda ‘3.5 milyon öğrenci kayıtdışı’ diyor. Yalan! Bu cümle kendisinin verilerden ne kadar uzak olduğunu gösteriyor.- Bunu iki türlü yorumlarsınız. Bir, gerçekten verileri bilmiyorlar ve böyle bir varsayım yapıyorlar. Bu durumda o zaman dersin ki ülkeyi nasıl yönetecek? Senin veriyi bilip projeksiyon yapman lazım ki ‘Eğitim sistemi şuradan şuraya gelmiştir, burada da şu eksiklikler var’ diyebilesin.- İki; doğru veriyi bilip yanlış bir şekilde söylüyorsa bu da emeğe saygısızlık.- Bu süreçte eğitimin niceliğini, niteliğini artırmak için çabalayan emekçilere, öğretmenlere, Milli Eğitim Bakanlığı’na yapılan büyük bir saygısızlık.- Türkiye’de şu an 94 bin 984 öğrenci kayıtdışı. Bunların eğitime dahil edilmesi için de özel bir sistem geliştirildi. Tek tek bulunup, aileleriyle de görüşülüp ikna ediliyorlar.‘BİZDE ELEŞTİRİ YIKICI VE YOK EDİCİ’“- Eğitim sistemi ile ilgili tüm dünyada tartışma vardır. Örnek gösterilen Finlandiya’da da vardır.- Dünyadaki tartışma yapıcıdır.- Bizde eleştiri tamamen yıkıcı ve yok edici.- Eğitim tüm toplumun mutabakatı üzerine ilerlemesi gereken bir şey, onun için de sağlam projeksiyon yapmanız lazım.- Yapacağınız şey şu; eğitim sistemi nereden nereye geldi, bunu doğru bir şekilde tespit etmek. İkincisi; bugüne bakıp dünyadaki akran eğitim sistemlerine göre ne durumdayız, hangi alanlarda açığımız var, hangi alanlarda iyileştirmeye gitmemiz gerektiğinin yanıtlarını bulmak.- Onun için zaten biz OECD raporunu yazdırdık.- OECD diyor ki, 5-14 yaş aralığındaki okullaşma aralığı Türkiye’nin OECD ortalamasının üzerine çıktı.”EĞİTİM BAKANLIĞI SİYASİ MÜDAHALEYE AÇIK MI?Kılıçdaroğlu’nun “17 kez sistem değişti” eleştirisine; “Kendileri de yeni bir öneri getiriyor. Madem öyle, 18’inci reformu niye öneriyorlar?” diye soran Mahmut Özer, “Milli Eğitim Bakanlığı özerk bir yapı olur mu?” sorusunu da şöyle yanıtladı:“- Her bakanlığın görev tanımı prosedürleri bellidir.- Siz bir bakanlığı toplumsal taleplere duyarsız hale veya kendi başına işleyen bir mekanizmaya kavuşturamazsınız.- Orada kaçırılan nokta şu; her kurum özerklikle, hesap verebilirlik arasında ince bir noktayı çok dengeli bir şekilde götürmek zorundadır.- Milli Eğitim Bakanlığı elbette bu ülkenin kurumuysa, toplumsal taleplere duyarlı olması lazım.- Bu demek değildir ki yolsuzluk yapsın, liyakatsizlik yapsın!- Son 20 yıldan önceki döneme bakın. Bu arkadaşların zihniyetinin yürürlükte olduğu dönemde başörtüsü yasakları siyasi mülahazayla hayata geçirildi.- Katsayı bir siyasi mülahaza değil miydi? İmam hatip okullarına öğrencilerin gitmesini engellemek için yaptılar.MİLLİ EĞİTİM BAKANI: 'REFORM YAPMAYACAĞIM, SÜREÇ İYİLEŞTİRECEĞİM DEDİM’- Göreve başladığımda ‘Reform yapmayacağım, süreç iyileştireceğim’ dedim.- Türkiye’de sadece eğitim sisteminde değil, tüm sistemlerde kurumların süreç iyileştirme kültürünün eksikliği sorunu vardır.- Mevcudu bugünden, yarından daha iyi yapabiliyorsanız sistem kendi kendini iyiye doğru götürür.- LGS sisteminde biz bunu yaşadık, 4 seneden beri başarılı bir şekilde uygulanıyor. Her sene geri besleme ile süreç iyileştirildi.- Şu anda öyle bir sisteme geldik ki sınavsız yerleşenler var, yüzde 10’u sınavla yerleşiyor. İlk üç tercihinde yerleşme oranı yüzde 94. Birinci tercihinde yerleşen öğrenci oranı yüzde 55’e yükseldi, bu memnuniyeti gösteriyor.”MİLLİ EĞİTİM BAKANI: ‘LGS’NİN YERİNE NE KOYACAKLAR?’Mahmut Özer Millet İttifakı’nın eğitim vaatleri arasında yer alan “LGS süreç içinde kaldırılacak” ifadesini de yorumladı:“- LGS ne için yapılıyor? Bunun cevabını vermeleri lazım. Sınavlı okullara öğrenci yerleştirmek için yapılıyor.- LGS’de 8. sınıfın müfredatı baz alınıyor. Siz bunu kaldırdınız. Bana söyler misiniz, Galatasaray Lisesi’ne Türkiye’de öğrenci nasıl yerleştireceksiniz? Hak, adalet ve vicdan duygusunu zedelemeden. Bunun cevabını versinler, bunun cevabı yok.- Peki, yerine ne inşa ediyorsun? Yarın bir gün Kars’taki, Şırnak’taki öğrencinin Galatasaray Lisesi’ne girebilme imkanını ortadan kaldırdığın zaman ne yapacaksın? Toplumsal eşitlik mi artmış olacak?”