Top
Erdal Sağlam

Erdal Sağlam

erdal.saglam@radikal.com.tr

13/12/2018

Faiz indirim beklentisi kalmadı ama

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın birkaç gün içinde Fırat’ın doğusuna hareket başlayacağını söylemesi dün piyasalarda gerginliğe yol açtı. Şimdi ABD’den bu konuda gelecek haberler beklenirken, siyasi yorumcular ABD ile konunun görüşülüp görüşülmediğini tartışıyorlar.

Ankara kulislerinde bir süredir böyle bir harekatın başlayabileceği zaten konuşuluyordu. Özellikle yerel seçimler öncesinde böyle bir sıcak çatışmanın planlandığı kulislerde dolaşırken, kesin kararın verilmediği ve siyasi gidişata bağlı olarak böyle bir kararın alınabileceği de konuşulanlar arasındaydı.

Şimdi piyasalarda konuşulan konu bu açıklamanın ne kadar ciddiyet taşıdığı.  Ankara kulislerinde ise ABD ile görüşülüp görüşülmediği, yeni bir gerginliğin kapıda olup olmadığı tartışılıyor. Ankara’da konuşulan ağırlıklı senaryo, ABD’li askerlerin biraz içeri çekilmeleri konusunda mutabakata varılmış olabileceği yönünde.

Bu arada piyasaların bugünlerde bakacağı göstergelerden biri, Ankara’dan yapılan bu açıklamaya karşılık ABD’den gelecek tepkiler olacak. Piyasaların bu açıklamayı satın aldığı ama temkinli davrandığını kaydeden bankacılar, ABD’den gelecek yanıtlar ve konunun ciddiyetinin anlaşılmasının piyasalar üzerinde, önümüzdeki günlerde daha fazla etki yaracağını söylüyorlar.

Kısacası; piyasalar belli ki önümüzdeki günlerde, en azından yılbaşına kadar, Fırat’ın doğusuna yapılacağı kaydedilen harekatın gelişimini fiyatlayacak.

ABD ile anlaşılıp anlaşılmadığı, harekatın nasıl başlayıp nasıl gelişeceği, herhangi bir sıcak temas ihtimali, bu arada iki taraftan gelecek açıklamalar piyasaların yönünü belirleyeceğe benziyor. Piyasa oyuncuları şimdilik bu haberi çok ciddiye almama eğilimindeler ancak risk yaratma ihtimalini de gözden uzak tutmuyorlar.

TEMKİNLİ İYİMSERLİK VARDI

Halbuki geçen hafta konuştuğumuz bankacıları, temkinli de olsalar, bir iyimserlik içinde görmüştük. Kurlardaki gerileme, faizlerde düşüşün başlaması, özellikle yıl sonu bilançoları açısından bankacıları rahatlatmıştı. Buna karşılık seçimlere kadar mali disiplinin korunup korunamayacağı, önümüzdeki başka risk yaratacak siyasi gelişmeler olup olmayacağını, seçimden sonra neler yaşanabileceğini kestirmeye çalışıyorlardı. Bankacılar için Fırat’ın doğusuna hareket, biraz bekleseler bile, sürpriz oldu diyebiliriz.

Bankacıların özellikle fon yönetimi tarafında olanların ileriye dönük daha iyimser oldukları gözlenirken, küresel gelişmeler, Fed’in çekingen tavır içine girmesi nedeniyle, işlerin bizim için de düzebileceğini söylüyorlardı.

Buna karşılık banka iktisatçıları ise makro dengelerin geleceği açısından baktıkları için, ileriye dönük iyimser olamıyorlar. Durgunluğun başladığı, reel sektördeki sorunların büyüyebileceği, seçimlere kadar idare edilse de, seçimden sonra kurların yeniden yukarı çıkma ihtimali üzerinde duruyorlar ve yapısal sorunların hiçbirine dokunulmadığını belirterek, seçime kadar faizler üzerinde suni baskının büyümesi ve harcamaların ciddi biçimde artmasından da ciddi endişe ediyorlardı.

İşte böyle bir ortamda bir askeri harekatın ekonomiye ve piyasalara sekte vuracağı kesin. Zararın dozunu tabii ki yapılacak harekatın boyutu, süresi ve yaşanacak uluslararası ilişkiler de belirleyecek.

Bu harekatın da etkisiyle, memur-işçi zamları düşük tutulur, harcamalarda artıştan kaçınılır mı, yoksa tam tersi mi yaşanır, piyasalar bunları da takip etmek zorunda.

 

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp