Top
Ayşegül Domaniç Yelçe

Ayşegül Domaniç Yelçe

yelcester@gmail.com

05/06/2020

Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde yeni bir salgın  

 

Geçtiğimiz günlerde, Demokratik Kongo Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı ülkenin kuzeybatısında yeni bir Ebola salgını olduğunu duyurdu. Ülkenin doğusunda Ağustos 2018’de başlayan Ebola salgınında şu ana kadar 3314 vaka görülmüş; 2025 kişi yaşamını yitirmiş bulunuyor. 

 

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), Demokratik Kongo Cumhuriyeti’ndeki Ebola salgını nedeniyle küresel acil durum ilan etti. Uluslararası seyahatlerin artışı, dünyanın bir yerindeki sağlık sorunlarını farklı bölgelere taşınma ihtimalini de beraberinde getiriyor. Ülkemizde bugüne kadar Ebolaya rastlanmamış olmasına karşın Sağlık Bakanlığı diğer bulaşıcı hastalıklarda olduğu gibi Ebola için de gerekli tedbirleri hayata geçirmek üzere hazırlıklarını tamamlamış durumda. Bakanlık bu kapsamda, halk sağlığını olası risklere karşı koruma amacıyla, “Ebola Virüs Hastalığı Bilgilendirme ve Vaka Yönetim Rehberi” hazırladı. Rehberde; hastalık hakkında genel bilgiler, uygulanacak korunma ve kontrol prosedürleri, hastalık bölgelerine yönelik seyahat önlemleri ve hastalık görülürse yapılması gerekenler detaylı şekilde anlatılıyor. 

 

Ebola; virüsü taşıyan maymun, yarasa, antilop gibi hayvanların organ, kan ve vücut sıvılarına temasla bulaşıyor. İnsandan insana geçiş ise hasta kişilerin kan ve vücut sıvılarına temasla veya bunların bulaştığı eşyalarla gerçekleşiyor. Demokratik Kongo Cumhuriyeti gibi ebola salgını olan ülkelere seyahat edenlerin, bu bölgelerde yaşayanların ve hasta kişilerle temas şüphesi olanların Ebola açısından değerlendirilmeleri gerekiyor. Bu öyküye eşlik eden 38 derecenin üzerinde ateş, ciddi baş ve kas ağrısı, aşırı halsizlik, bulantı, kusma ve açıklanamayan kanamalar Ebola şüphesini kuvvetlendiriyor. Olası vaka şüphesinde rehberde yer alan kişisel koruyucu donanım kullanımı ve izolasyon önlemleri büyük önem taşıyor.

 

Ebola virüsü, adını Afrika’daki bir nehirden alan insanlarda ve memelilerde hastalık yapan çok tehlikeli bir virüs. Öldürücülüğünün çok yüksek olmasından dolayı Dünya Sağlık Örgütü tarafından 4. Risk Grubu Patojen (yüksek bireysel ve toplumsal risk) olarak kabul ediliyor.

1-Risk Grubu Patojen, “ciddi insan veya hayvan hastalıklarına sebep olan ve bireyden bireye doğrudan ya da dolaylı olarak ulaşabilen patojen” olarak tanımlanıyor. Bu gruptaki patojenlerin sebep olduğu hastalıklar için genellikle etkili tedaviler ve koruyucu önlemler bulunmuyor. 

 

Ebola ilk olarak 1976 yılında Sudan’ın Nzara ve Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nin Yambuku kentlerinde eş zamanlı iki salgına yol açmış bulunuyor. Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde görülen salgın Ebola nehri yakınında bir köyde meydana geldiğinden hastalığa bu isim verilmiş. 22.08.2014 tarihi itibariyle 2698 vaka görülmüş ve hastalık 1428 kişinin ölümüne neden olmuş durumda. 

 

Ebola ağır seyreden akut viral bir hastalık. Hastalık kendini ateş, yoğun halsizlik, kas ve eklem ağrısı, baş ağrısı ve boğaz ağrısının ani bir şekilde başlamasıyla belli ediyor. Bu belirtileri kusma, ishal, vücutta döküntüler, böbrek ve karaciğer fonksiyon bozukluğu ve bazı durumlarda hem vücut içindeki hem de dışındaki kanamalar takip ediyor. Hastalığın kuluçka süresi (virüsle enfekte olduktan belirtilerin ortaya çıkmasına kadar geçen süre), iki ile yirmi bir gün. 

 

Ebola virüsü için henüz lisanslı bir aşı bulunmuyor. Ayrıca hastalığın spesifik bir tedavisi de yok. Yeni ilaç terapileri üzerinde çalışılıyor. Umarım virüs dünya geneline yayılmadan hem aşı hem de tedavi konusunda ciddi ilerleme sağlanabilir.

 

Engellerimizi hissettirmeyecek engelsiz günler dileği ile…

 

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp