Kısacası siyasete azıcık da olsa meraklı kesimlerin takıldığı her yerde...
Herkes aynı sorunun cevabını arıyor:
“Devlet Bahçeli, Meral Akşener’e neden ‘Evine dön’ çağrısı yaptı?”
Ben de işte bu sorunun cevabını aradım dün gün boyu...
Ulaştığım sonuçları tek tek açıklıyorum:
*
‘Cumhur ittifakı’, İYİ Parti’yi kendi safına çekmek istiyor... Bu bir.
*
Devlet Bahçeli’nin “yuva” ya da “ev”den kastettiği MHP değil, ‘cumhur ittifakı’... Bu iki.
*
Cumhurbaşkanı Erdoğan da seçime “AK Parti, İYİ Parti ve MHP” üçlüsüyle girmek istiyor. Bu üç.
*
Bahçeli’nin açıklaması, bu yolda atılan ilk önemli adım... Bu dört.
*
İYİ Parti cenahıyla kurulan bir temas var mı, bilmiyorum. Ama alttan alta yoklamaların yapıldığı kesin... Bu beş.
*
Bu girişimin en temel amacı şu: CHP’yi HDP ile baş başa bırakmak... Bu da altı.
BEYRUT İSTANBUL KOMPLO
BİR arkadaşım “Beyrut komployu çok sever. Bu elem verici patlamanın ardından kim bilir ne komplolar türetilmiştir” dedi.
*
Arkadaşıma “Komploculukta İstanbul da fena değildir. Beyrut’tan geri kalmaz” dedim.
*
Cevabı şöyle oldu:
“Birincilik Beyrut’undur. İstanbul ikinci olabilir.”
MUHARREM İNCE ‘BİR BÖLEN’ OLUR MU?
Parlamenter sistem söz konusu olsaydı Muharrem İnce’nin CHP’den ayrılıp ayrı parti kurması, CHP’yi kesinlikle bölerdi.
Ve Muharrem İnce’ye de “bir bölen” denirdi.
Ama Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi söz konusu...
Bu sistemde 50 artı 1’i bulmak gerekiyor.
Bırakın Muharrem İnce’nin ayrı parti kurmasını, CHP on yedi fırkaya bölünse... Yine de oylar bölünmüş olmaz, olamaz.
*
Bu tür bölünmeler, Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci tura kalmasını kolaylaştırır.
İkinci turda da su akar yatağını bulur.
İNCE’DEN SON BİLGİ
MUHARREM İnce bugünlerde İstanbul’da... İstanbul’da bazı görüşmeler yapıyor. Ama siyasi çalışmalarını asıl olarak Ankara’dan yürütecek. Ankara’da Yaşamkent’te bir çalışma ofisi tutmuş. Önümüzdeki hafta bu ofiste resmen yeni parti çalışmalarına başlayacak. İlk hedef: Yepyeni bir ekip oluşturmak.
MUHARREM İNCE NEDEN ‘BAŞ KALDIRIYORUM’ DEDİ
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Muharrem İnce’yi arasa...
“Pardon Muharrem” dese...
“Seni çok ihmal ettik” dese...
“Biraz da ayıp ettik sana” dese...
“Yüzde 1’lik Temel Bey’e verdiğimiz kıymeti yüzde 30 küsurluk sana vermedik” dese...
“Gel... Sana partide çok önemli bir görev verelim” dese...
Ne olur?
Muharrem İnce ayrı parti kurma sevdasından vazgeçer ve CHP’de önemli bir göreve gelmeye razı olur mu?
*
Tahminimi açıklıyorum:
“Yüzde 50 ‘evet’ der... Yüzde 50 ‘hayır’ der...”
*
Buradan ne çıkar?
Şu çıkar:
*
Muharrem İnce’nin başkaldırısının yarısının gerekçesi şudur:
“Parti iyi yönetilmiyor, bu adamlar bu işi beceremiyorlar.”
*
Muharrem İnce’nin başkaldırısının diğer yarısının gerekçesi ise şudur:
“Beni çok kırdılar çok, bana hak ettiğim değeri vermediler.”
BİNNUR KAYA’NIN HARİKA OYUNCULUĞU
“KAMU spotu” diye geldi önüme video... Ulaştırma Bakanlığı hazırlamış.
“Kamu spotu” denilince önce burun kıvırdım. Acemice hazırlanmış, tatsız tuzsuz, gereksiz uzun, harcıâlem ne kadar propaganda filmi varsa hepsine “kamu spotu” deniliyor ya... İşte o yüzden.
*
Ulaştırma Bakanlığı’nın hazırladığı videoyu açtığımda ise...
Zevkle izledim, güldüm, hiç bitmesin istedim, meseleyi anladım, mesajı kavradım.
*
Niye? Çünkü videoda Türk tiyatro ve sinemasının en önemli oyuncularından Binnur Kaya yer alıyordu.
Bu kamu spotunda Binnur Kaya öyle harika bir oyunculuk çıkarmıştı ki... Olay kamu spotu olmaktan çıkmış, çok profesyonel ve şahane bir reklam filmine dönüşmüştü.
*
Havaalanlarında ve uçaklarda sağlık ve hijyen açısından alınan önlemlerin tanıtıldığı bu kamu spotunu izleyince... Büyük bir gönül rahatlığıyla havaalanına koşmak ve uçağa binmek istiyorsunuz.
Ve bu duygunun oluşmasında da en büyük pay Binnur Kaya’nın... Tabii Binnur Kaya’yı böyle bir projede yer almaya ikna edenleri ve filmi gayet eli yüzü düzgün şekilde çekmeyi başaranları da ihmal etmemek lazım.
SEVR’İN İNTİKAMINI ATATÜRK ÇOKTAN ALMIŞTI
FRANSIZ Le Monde gazetesi, “Tayyip Erdoğan Sevr’in intikamını almaya çalışıyor” diye yazmış, ben de “Bu ne güzel bir intikamdır” demiştim.
*
En önemli faslı ise maalesef atlamışım:
Yahu Sevr’in intikamı, Kurtuluş Savaşı’nda Mustafa Kemal Atatürk tarafından zaten alınmıştı. Bu olsa olsa alınmış bir intikamın üzerine yaldız çekme girişimi olabilir.
FENOMEN MÜPTEZELLİĞİ ARTIK BİR SON BULMALI
MURAT Övüç diye birisi... Fenomen olmuş... Ağzına geleni söylüyor. Sadece internet mecralarında kalsa iyi... Yazlık bir mekânda almış mikrofonu eline, Yeşim Salkım’a ağza alınmayacak küfürler ediyor... Dinleyenler de bu müptezeli alkışlıyor.
*
Bu bir fenomen müptezelliğidir ve yeni bir şeydir. Bu müptezellikle mücadele etmek, hepimizin temel ödevi olmalıdır.
ÜSTÜN ASUTAY DENİLİNCE
“ÜSTÜN Asutay’ı kaybettik” haberini alınca...
Aklıma hemen Bakırköy geldi, çünkü tepeden tırnağa Bakırköylü idi kendisi...
Aklıma hemen Sakıp Sabancı geldi, çünkü çok iyi Sakıp Sabancı taklidi yapardı kendisi...
Aklıma hemen tiyatro ve emek kelimeleri geldi, çünkü tiyatronun emekçisiydi kendisi...
Aklıma hemen “Selamsız Bandosu” filmi geldi, çünkü olağanüstü bir tiplemeye can vermişti...
Aklıma hemen siyah-beyaz televizyon geldi, çünkü o çıktığında ekrana yapışırdık.
*
Allah rahmet eylesin büyük ustaya...
