Top
Abdurrahman Yıldırım

Abdurrahman Yıldırım

ayildirim@htgazete.com.tr

17/05/2023

Şirket kârlarında kırılma anı

Borsa şirketlerinin kârları 2022 yılı ilk çeyreğinde 113.7 milyardan bu yılın ilk çeyreğinde 166.1 milyar liraya çıktı. Karlardaki yıllık artış yüzde 46’ya vardı. Oran açıklanan yıllık enflasyonun civarında olsa da, son üç yılın en düşük düzeyine indi. Kârlarda düşme yok ancak artış oranlarında yavaşlama ve yükseliş trendinde kırılma var.

➔Borsa şirketlerinin kâr artışı geçen yılın ilk çeyreğinde yüzde 146, ikinci çeyreğinde yüzde 293, üçüncü çeyreğinde yüzde 252 ve dördüncü çeyreğinde yüzde 260 oldu.

Türk şirketleri toplu sonuçlar itibariyle tarihlerinde en yüksek kâr artışına ve özsermaye karlılığına geçen yıl ulaştı.

➔Ziraat Yatırım ve Finnet’in her çeyrekte derlediği borsa şirket kârlarına ait 2023 yılı ilk çeyrek tablosu bitişikte yer alıyor.

➔Banka, holding, ticaret, turizm, enerji ve sanayi gibi finansal ve reel sektörden 455 borsa şirketi yılın ilk çeyrek sonuçlarını açıkladı.

TEKSTİLDE %40 KÂR AZALMASI

➔Sektörlerin kârları yüzde 300’e kadar çıkmasına karşılık yüzde 92’ye varan oranda kar azalması yaşayan, hatta zarar edenler de var. Medya ve girişim sermayesi yatırım ortaklıkları zarar edenler.

➔Kârları en çok düşen sektörlerin başında ise kağıt ve kağıt ürünleri, demir çelik, telekom teknolojileri ve tarım geliyor.

➔Kağıt ürünleri ile demir çelikteki zararlar ise dünya pazarında yaşanan sert fiyat düşüşlerinden kaynaklandı. Pandemi sonrası dünyada kereste fiyatları dolar bazında dörtte bire kadar geriledi. Küresel durgunluk da demir çelik fiyatlarını yaklaşık üçte bir geriletti.

Sektörler arasında kârı yüzde 39 azalan tekstil ve yan sanayi dikkati çekiyor. Ağırlıklı ihracata çalışan bu sektörde işlerin kötüye gitmesinde Avrupa pazarı durgunlaşması yanında mevcut talebin pandemi sonrası rekabetçi fiyatlarla yeniden devreye giren Uzakdoğu Asya ülkelerine kayması önemli rol oynadı.

➔Bu dönemde döviz kurunun enflasyonun altında seyretmesi de cirolarının yarıdan fazlasını ihracattan sağlayan sektörün karlılığını azalttı.

EN YÜKSEK KÂR ARTIŞI NEDEN FAKTORİNGDE?

➔Faizler enflasyonun altında tutulmasına karşılık şirketler için krediye erişim zorlukları sürüyor. Reel sektör şirketlerinin kâr azalmasında bu da etkili.

➔Büyük bankaların kâr artışı da yüzde 65 ile genel ortalamanın üzerinde çıktı. Bunda bankaların TÜFE’ye endeksli tahvillerinden enflasyonun yükselmesiyle güçlü kâr yazmaları etkili oldu.

Borsa şirketleri arasında en yüksek kâr artışını ise yüzde 299 ile faktoring sektörü sağladı. Faktoring şirketleri acil durumlarda bankalardan daha yüksek faizle finansman sağlayan kurumlar.

➔Bankaların kredileri sınırlı kalıp da reel sektörün talebine yetişmeyince onlar da faktoring şirketlerinin kapasını çaldı anlaşılan. Faktoring şirketleri her dönemde iş yapar ama borsa şirketleri arasında kâr rekoru kırılması bu dönemi iyi anlatan bir gelişme.

SEÇİM ÖNCESİ SON DURUM

➔Elbette ilk çeyrekte yaşanan büyük depremin doğrudan borsa şirketlerinin faaliyetini etkilediğini gördük. Bu nedenle şubat ayı sanayi üretimi ve ihracatı geriledi. İlk çeyrek şirketlerin performans düşüklüğünde depremin belli bir etkisi olduğunu varsaymak gerekiyor.

➔Özetle 2023 seçimleri öncesinde şirketlerin durumu iyi, hız kesse de kâr etmeye devam ediyorlar. Karşılıksız çek ve senet tutarları azalmış. İflas eden, konkordato isteyen şirket isimlerine kamuoyunda pek rastlanmıyor.

➔Bu durum yılın ikinci çeyreğinde aşağı yukarı böyle devam edebilir. Çünkü daha seçimi sonlandırmadık.

SEÇİM SONRASININ ZORLUĞU NEREDE?

­­➔Seçim ortamında yurtiçi talep canlı, faiz oranı düşük, kurlar aşağı yukarı kontrol altındaydı. Tutulan döviz kuru ve kamusal zamlar ile düşen enerji maliyetleri dikkate alınınca şirketler için elverişli ve rahat bir ortam geçirildiği söylenebilir.

➔Zorluk ise seçim sonrasında başlayacak. Seçim öncesi yapılan kamusal kaynaklı harcamaların bir bölümü yapılmayacak. İç talep canlılığını kaybedecek. Bütçenin toparlanması için kamuya kaynak da gerekli.

➔Mecliste çoğunluğu alan mevcut iktidarın Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanması yüksek olasılık. Ekonomi, para ve kur politikalarının değiştirilmesi gerekiyor ama iktidarın devamı halinde bu ne kadar olabilecek?

➔Faiz ne ölçüde artırılacak? Ya da faizler artırılmayacaksa enflasyonla mücadelede elde sadece döviz kurunun tutulması kalacak.

➔Dolayısıyla faizin tutulup da kurun salınması seçeneği enflasyonu yükseltecek. Ama 10 ay sonra yeni bir seçim daha yapılacak. Enflasyonun yeniden yükselmesi iktidarın işine gelmeyecek.

KUR DA FAİZ DE ARTSA NEDEN EN ÇOK ŞİRKETLERİ VURUR?

İster faizler yükselsin, isterse de döviz kurları sonunda iş dönüp dolaşacak şirketleri vuracak.

➔Çünkü TL bazında en fazla borçlu kesim şirketler. Bankalara kabaca 5 trilyon lira kredi borçları var.

➔Döviz bazında da en borçlu taraf yine şirketler. Şirketlerin dış borcu 158 milyar dolar, yurt içinde bankalara döviz borcu 100 milyar dolar civarında. Dövizde açık pozisyonları ise azalmakla birlikte hala 87 milyar dolar düzeyinde.

Faiz yükselişi finansman giderini artıracak, artan kur ise döviz borcundan dolayı bilançoları bozacak.

EKONOMİDE MAKAS DEĞİŞİKLİĞİ

➔Bu arada ekonomide gerekli adımlar atılmazsa gecikilirse tehlike hemen köşede bekliyor.

➔Şirketler için artık kamu destekli, karlı ve nispeten kolay faaliyet ortamı veya dönemi bitti.

Ekonomide makas değiştirmek, yeni bir dönemi açmak, yol göstermek ve makro dengeleri sağlamak en başta hükümetin işi.

➔Türk özel sektörü, serbest piyasa şartları çalıştırılırsa yeni döneme uyum sağlamasına sağlar da, önce kendi içinde bir konsolidasyon gerekebilir.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp