Cumhurbaşkanı Erdoğan, ikinci tur seçimini kazanarak tarihi bir başarı kazandı. Türk siyasi tarihinde 21 yıl kesintisiz iktidar olmak zaten önemli bir rekordu. Erdoğan, yeniden Cumhurbaşkanı seçilerek bu rekorunu daha da ileri götürdü. Seçim başarısının muhtelif nedenleri var. En önemli nedeni Erdoğan'ın sahiciliğidir. Sosyal medya mecralarının seçim kazanmaya yetmediği görüldü. Seçimlerden birkaç önce Babala TV'ye çıktığı için Kılıçdaroğlu'nun kazanacağına dair görüşler yer almıştı. Ancak tam tersi oldu seçimi o programa çıkmayan tek lider olan Erdoğan kazandı.
Seçim öncesinde gençlerin çok önemli bir kesiminin Erdoğan'a oy vermeyeceğini söyleniyordu. Bunun doğru olmadığı seçim sonuçlarıyla ortaya çıktı. Bu konuda muhalefet bir algı oluşturarak gençlerin tercihlerini yönlendirmeye çalıştı. Ancak AK Parti Gençlik Kolları'nın gençlik çalışmaları, gençlere yönelik hükümetin önemli faaliyetleri, seçim beyannamesinde yer alan gençlik vaatleri bu konuda gençlere dokunan çalışmalar oldu. Muhalefet, gençlere değişim vaat ederek 'adalet ve özgürlük' getireceğini söylüyordu. Ancak Kılıçdaroğlu'nun karşısında aday olan Muharrem İnce'ye yönelik CHP'li çevrelerin linç girişimi gençlerin önemli bir bölümünde bu söylemlerin gerçek olmadığı kanaati oluşturdu.
Emperyalist ülkelerin seçimlerde Erdoğan'ın kaybetmesi için yoğun çaba gösterdiğini gördük. Seçimleri Erdoğan'ın kazandığı belli olduğu ilk saatlerden itibaren başta bu emperyalist ülkeler başta olmak üzere dünyanın birçok ülkesinden tebrik mesajları yağmaya başladı. Dünyanın tüm coğrafyalarından gelen mesajlar içinde bazıları çok ilgi çekici. Türk dünyası ile İslam ülkelerinin yanı sıra komünist ve sosyalist ülkelerden Küba, Brezilya ve Bolivya devlet başkanlarından da tebrik mesajları geldi.
Brezilya'da komünist işçi partisinin paylaştığı tebrik mesajı şöyle: "Emperyalizm yine yenildi. Erdoğan'a karşı devasa bir darbe kampanyasının ortasında, Türkiye'de mevcut Cumhurbaşkanı yeniden seçildi. Emperyalizm, Ortadoğu'nun kontrolünü kaybediyor." Dünyada komünist ülkeler Erdoğan'ın kazanmasını emperyalizmin yenilmesi olarak görürken bizdeki sol/sosyalist partiler Erdoğan'ı yıkmak için emperyalistlerle ortak hareket ettiler. Zira HDP/YSP başta olmak üzere Türk solunun neredeyse bütün partileri Erdoğan'ın karşısında konumlandılar. Bu partilerden biri olan SOL Parti, Küba, Brezilya ve Bolivya devlet başkanlarına mektup göndererek Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı tebrik etmelerinden duyduğu rahatsızlığı dile getirdi. Rahatsızlıklarının gerekçesi olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "NATO ve ABD'ye bağlı" olduğunu iddia ettiler. Oysa adayları Kılıçdaroğlu'nu ABD başkanı Biden destekliyordu. NATO'ya bağlılık açıklaması yapan da kendisiydi. Ayrıca içinde yer aldıkları blokta kendilerinin tanımlamalarıyla statükocu ve faşist olan partilerle aynı adaya oy verdiler. Bu nedenle bu seçimde kaybedenler listesinin ilk sıralarında Türk solu yer aldı.
Türk siyasi hayatının en önemli seçimini geride bıraktık. Yeni dönemde yapılması gereken önemli işler var. Deprem bölgesinin yeniden imar ve ihyası, hayat pahalılığına karşı mücadele, milli teknoloji hamlesi, ekonomik büyüme ve istihdam oluşturma, dar ve sabit gelirlilere yönelik icraatlar, gençlik, aile ve kadınlara yönelik çalışmalar başta olmak üzere ülkemizi Türkiye Yüzyılı'na taşıyacak yoğun bir şahlanış dönemi başlıyor.
