Hiçbirinden verim alamayıp halen formasyon arayışını sürdüren Abdullah Avcı, birkaç haftadır orijinal kanat oyuncularını tercih etmeyip merkez ağırlıklı oyunla sonuç aradı, ama işe yaramadı. Antalyaspor'a karşı yeniden kanatları kullandı ve belki de hiç olmadığı kadar beklere özgürlük tanıdı.

Aslında Larsen de, Eren de iyi top taşıdılar ve Trabzonspor bu sayede hücumda çoğaldı. Ama her ikisi de rakip kaleye yaklaştıkça tercihlerinde yetersiz kaldılar. Bordo-mavililer adına önemli sorun tabii ki... Ama en azından önlerindeki Trezeguet ve Djaniny'e çok boş alan yarattılar, işlerini kolaylaştırdılar. Bu bile Antalyaspor'un çoğunlukla mahkum kalmasına yetti. Trabzonspor çok aradı, golü de buldu.

İlginç olan Nuri Şahin'in ekibinin, sürekli ileriye çıkan Eren-Larsen'in arkalarında bıraktıkları büyük boşlukları değerlendirmek için hiçbir girişimi olmamasıydı. İlk denemeleri 44'te geldi, direğe takıldılar onda da. Trabzonspor'a nefes veren maç, şu iki detayı da gösterdi bize:

- Sörloth ve Cornelius'tan sonra geldiğinden beri tartışma konusu Maxi Gomez, zira ayrı özellikleri var bu ikiliyle. Zaman zaman farkını gösteriyordu da, tavan yaptı dünkü performansıyla. Şöyle ki, aldığı her topta sakin kalıyor, usta bir pasör gibi kalabalık arasında oyunu yönlendiriyor. Futbol aklı gösterdi ki, ihtiyaç halinde neredeyse oyun kurucu bile oynayabilir Uruguaylı yıldız!

- Bakasetas, ceza sahası dışından attığı gollerle hem takımına katkı sağlıyor, hem değerini katlıyor. Bu özelliğini, 3-4 bine yakın şut çekerek geliştirdiğini anlattı Yunan oyuncu. Pozisyon gereği merkezde kalabalıkta bu farkı yaratırken, daha boş alan buluyor Trezeguet, ama ceza sahası dışı şutları felaket! İyi niyetli ama Bakasetas 3-4 bin yaptıysa, onun 8-9 bin kez tekrar yapması gerekir mutlaka!