Derbi galibiyeti sonrası esen zafer rüzgarlarının, geminin yelkenlerini ne kadar doldurduğu merak konusuydu. 43 bin taraftar da hem bu meraktan hem de üst üste sekizinci galibiyete tanıklık etmek için Nef Stadyumu'nu tıklım tıklım doldurmuştu. Maç boyunca sahadaki futbolcuların coşkusu tribünlere, tribünlerinki de sahaya yansıdı ve "Bu gemi daha çok fırtına atlatır" dedirten bir atmosfer ortaya çıktı. Maçın tamamında üstün taraf ev sahibiydi... Rakip Fenerbahçe gibi açık oynayan bir takım olmayınca, ilk 11 tercihi de ona göre yapılmıştı. Bir tek Mata tercihi sürprizdi! Peş peşe gelen gollere kadar da sahada Galatasaray adına tek 'sırıtan' isim Mata gibi gözüküyordu. Yeteneğine, profesyonelliğine diyecek yok. Ancak temposu ile bu takıma ayak uydurmakta zorlanıyor gibi... Galatasaray, özellikle ilk yarı müthiş bir tempoyla oynadı! Ön alanda 4-5 kişiyle yapılan baskı bir an olsun azalmadı. Kaleci Erce'den oyunu kurmaya çalışan Hatayspor sürekli hata yaptı, oynanan uzun toplar Sarı Kırmızılılar'a geçti. Volkan Demirel'in Ribeiro ve El Kaabi'nin hızlarını kontra ile sonuca döndürme planı kâğıt üzerinde kaldı. Sarı Kırmızılılar ilk 45 dakikada yüzde 68'e 32 topla oynamaya karşılık 43 kere rakip ceza sahasında topla buluşarak son yılların en iyi sayısına ulaştı. Torreira-Oliveira ikilisi, Boey ve Icardi oyunlarıyla öne çıkan isimlerdi. Icardi her ne kadar gol atamasa da goller öncesi aldığı pozisyonlar, koşuları ve tek toplarıyla neden yıldız futbolcu olduğunu kanıtlar bir performans sergiledi. Bir parantez de Gomis'e açmak lazım! Büyük profesyonel, büyük Galatasaraylı... Yedek de kalsa, oyuna alınmasa da küsmüyor. Sahaya girdiğinde ise ne yapması gerekiyorsa onu yapıyor! Dün de sonradan girdiği oyunda yine tabelayı değiştiren isim oldu. Galatasaray, dün coşkunun bir dakika azalmadığı bir ortamda, lidere yakışır bir oyunla güzel bir galibiyet aldı. Teknik olarak sezonun ilk yarısını maç farkıyla 7 puan önde bitirdi! Bundan sonraki 5 maçının sadece 1'inde deplasmanda mücadele edecek... Dünkü destek devam ederse, "Fikstür dezavantajı avantaja dönüştü" tezinin ne kadar haklı olduğunu göreceğiz! Zira seyircisiyle kenetlenmiş bir Galatasaray, Galatasaray'dan fazlasıdır... Bu hep böyle oldu!