Top
Sedat Ergin

Sedat Ergin

sergin1@hurriyet.com.tr

28/05/2017

AVM’de darbe talimatı beklemek

Çolak’ın Kara Havacılık Komutanı Tümgeneral Hakan Atınç ile makamında yaptığı ve uçuş planlarını da incelediği görüşme bittikten sonra sıra teftişin ikinci bölümüne gelmiştir. Komutan, helikopterlerin bulunduğu hangarlar bölgesine giderek durumu yerinde gözleyecektir.

Ancak bunu yaparken yine kendi ifadesiyle “maskeleme” yaparak, çevredekilere farklı bir niyet gösterme yoluna gider Orgeneral Çolak. ABD’den yeni gelen Chinook nakliye helikopterlerinin devreye girişiyle ilgili olarak yakında bir kabul töreni düzenlenecektir Güvercinlik’te. Çolak, bu törenle ilgili hazırlıkları bizzat yerinde incelemek istediğini söyler.

Kara Havacılık Komutanlığı iddianamesine göre, Orgeneral Çolak, Atınç’la birlikte Chinook nakliye helikopterinin hangarına gider. Bu sırada Kara Kuvvetleri Kurmay Başkanı Orgeneral İhsan Uyar da gruba dahil olur. Çolak’ı burada Nakliye Filosu Komutanı Binbaşı Deniz Aldemir ve Bakım Tabur Komutanı Yarbay Murat Bolat karşılar. Kara Havacılık Okul Komutanı Tuğgeneral Ünsal Coşkun ve 1. Kara Havacılık Alay Komutanı Albay Feyzi Okan da hangardadır. Binbaşı Aldemir, Chinook helikopterinin özellikleri üzerinde komutanlara bir saate yaklaşan bir brifing verir.

Brifing sırasında Kara Kuvvetleri Komutanı, pilotlara geçe uçuşlarını kimlerin yaptığı, bunların kayıtlarının olup olmadığı, en çok kaç helikopterin gece uçuşuna katıldığı gibi sorular sorar.

Hangarın içinde yaşanan bu tabloya geriye dönüp bugünkü bilgilerimizle dışarıdan baktığımızda, içeride tam bir durum ironisinin yaşandığı ortaya çıkıyor. Kara Kuvvetleri Komutanı ve Kurmay Başkanı, helikopter üssünde bir olağanüstülük olup olmadığını kolaçan etmekte, darbe planlaması çerçevesinde görev almış olan Gülenci subaylar da helikopterin başında hiçbir şey yokmuş gibi onlara brifing vermekte, komutanın sorularını yanıtlamaktadır. Brifingi veren Binbaşı Aldemir, Tuğgeneral Coşkun, Albay Okan, Binbaşı Bolat bugün darbe sanığı olarak yargılanmaktadırlar. Brifingde hazır bulunan teknisyen kıdemli Üstçavuş Resul Bardakkaya da sanıktır.

‘A CITY AVM’DE BEKLEYİN’

Cuma akşamı olduğu için üsteki personelin büyük bir bölümü kışladan ayrılmıştır. Darbeye katılacak olanların bir bölümü de sabah 03.00’te başlaması planlanan darbeye katılmak için sonradan dönmek üzere kışlayı terk etmiştir. Kışlada kalan nöbetçi subay ve astsubayların hepsi önceden yapılan ayarlama çerçevesinde cemaatçidir. Ancak bir de darbede görev almak üzere Ankara dışından ve Ankara’daki başka komutanlıklardan gelecek helikopter pilotu ve teknisyenler vardır. Onlara da darbeye katılmak üzere akşam Güvercinlik’e intikal etmeleri söylenmiştir.

Çolak hangarın içinde brifing alırken karargâhtaki darbeciler açık vermemek için önlem almakla meşguldürler. Askerlerin mesai saati dışında gruplar halinde içeri girmeye başlamaları dikkat çekebilecektir. Bu askerler aranıp kendilerine komutanlığa 1.6 kilometre uzaklıktaki A City Alışveriş Merkezi’nde beklemeleri söylenir. Bir kısmı komutanlıkta görevli, bir kısmı Ankara dışından dışarıdan gelmiş olan darbeci askerler Güvercinlik’e girişlerini erteleyerek, A City AVM’ye gidip darbeci komutanlarından gelecek talimatı beklemeye başlarlar.

TALİMAT: ‘PİLOTLARIN AĞZINDAN LAF ALALIM’

Saat 19.45 sularında Dördüncü Kolordu Komutanı Korgeneral Metin Gürak da Güvercinlik’e gelerek teftişe katılır. Orgeneral Çolak, kendi ifadesine göre, hangar bölgesinde 45 dakika kadar kalır. Ve Genelkurmay Başkanı’nı 20.30 sularında yeniden arar, “Durumun sakin olduğunu, meydanda hareketlilik olmadığını, hangar kapılarının kapalı olduğunu” söyler.

Akar’ın bu noktada telefonda yeni bir talimatı olur Çolak’a. Kara Kuvvetleri Komutanı, bu talimatı ifadesinde “Sayın komutan alaydaki pilotlarla görüşmemi, gerekirse onlarla çay içmemi ve sohbet ederek ağızlarından laf almamı denememi rica etti” diye anlatıyor.

Bu talimat üzerine Çolak maiyetindeki diğer komutanlarla birlikte Birinci Hava Kara Havacılık Alayı’na geçer, buradaki kameriyeye gidilir. Atınç’ın ifadesine göre, Çolak kameriyeye girmektense koltukların dışarı çıkartılmasını ister. Dışarıda otururlar. Orgeneral Çolak, burada da sorular sormaya devam eder. Örneğin, bir pilotun kendiliğinden helikopter kaldırıp kaldıramayacağını sorar. Tümgeneral Atınç, uçuş emrinde yazılı olmayan hiçbir uçağa izin verilmeyeceğini söyler.

Çolak, “Herhangi bir tespitte bulunamadığım için Kara Havacılık Komutanlığı’ndan ayrıldım. Kışladan çıkana kadar hiçbir hareketlilik gözlemedim” diye anlatıyor savcılık ifadesinde. Kendisinin Kara Havacılık Komutanlığı’ndan ayrıldığı saat resmi kayıtlara göre 21.08’dir.

‘BU ŞEREFSİZLERE DİKKAT ET’

Ancak Dördüncü Kolordu Komutanı Korgeneral Gürak henüz ayrılmamıştır. Gürak, karargâha gider ve komutan odasında Hakan Atınç, Ünsal Coşkun ve Feyzi Okan’la bir süre sohbet eder. Tümgeneral Atınç’ın savcılık ifadesine göre, Coşkun ve Okan’ın odadan çıkmasından sonra tam kalkacağı sırada Korgeneral Gürak kendisine şöyle der:

“Aman dikkatli ol, bu şerefsizlerin ne yapacağı belli olmaz...”

Korgeneral Gürak, resmi kayıtlara göre 21.37’de Kara Havacılık Komutanlığı’ndan çıkış yapar.

Ve gitmesiyle darbe faaliyeti hemen başlar. İlk iş Okul Komutanı Tuğgeneral Coşkun’un derdest edilmesidir. Tuğgeneral Coşkun saat 21.44’te yanındaki üç askerle birlikte Tümgeneral Atınç’ın makamına girerek kendisini silah zoruyla derdest eder.

Tam 45 dakika sonra saat 22.30’da dört Sikorsky A8 park alanından iniş farları açık şekilde harekete başlar. Havalanan bu dört helikopter doğruca Genelkurmay Başkanlığı karargâhına gider. Helikopterlerin görev talimatı, Genelkurmay Karargâhı’nı ele geçirmiş olan darbecilerin derdest ettikleri Orgeneral Akar, Orgeneral Çolak, Orgeneral Uyar, Korgeneral Gürak gibi komutanların Akıncı üssüne taşınmasıdır.

BİLİRKİŞİ RAPORUNDA ÇARPICI TESPİTLER

Şimdi geriye, Orgeneral Çolak’ın teftiş faaliyetine dönüyoruz. Kara Havacılık Komutanlığı iddianamesinde komutanlıkta bulunan güvenlik kamera kayıt görüntüleri üzerinde yapılan inceleme sonunda düzenlenen 17 Mart 2017 tarihli bilirkişi raporunda çarpıcı bilgiler yer alıyor.

Buna göre, 15 Temmuz günü taarruz helikopter hangarında 1) Saat 14.49’da 1 adet AH-1W (Süper Cobra) taarruz helikopteri, 2) Saat 15.35’te 1 adet AH-1P tipi (Cobra) taarruz helikopteri, 3) Saat 15.50’de 1 adet T-129 ATAK tipi taarruz helikopteri bakım merkezinden uçuş hattına, 4) Saat 16.37’de 1 adet AH-1P (Cobra) tipi taarruz helikopteri hangardan uçuş hattına çekilmiştir. Ayrıca, saat 15.12’de Sikorsky S-70A tipi genel maksat helikopterleri A8 park yerine çekilmeye başlanmıştır.

Savcı Alpaslan Karabay’ın hazırladığı iddianamenin 192’nci sayfasında aynen şöyle deniliyor:

Kara Kuvvetleri Komutanı ve beraberindeki heyetin 4 adet makam aracı ile Kara Havacılık Komutanlığı karargâhı istikametinden gelip, pistten geçerek Kara Havacılık Okulu Bakım Komutanlığı hangarı ve CH-47 helikopterleri koruma hangarı bölgesine gittiği saat 19.58’de aynı zamanda 3 adet AH-1W ve 1 adet T-129 ATAK helikopterin taarruz hangarı önündeki apronda görüldüğü güvenlik kamerası görüntüleri üzerinden yapılan incelemeler ile tespit edilmiştir.”

Bundan anlamamız gereken, teftiş sürerken taarruz helikopterlerinin zaten darbe hazırlığı çerçevesinde açıkta park etmiş olduğudur.

Darbe girişiminde Güvercinlik üssündeki helikopter faaliyeti sabah saatlerine kadar sürmüştür. Tümgeneral Atınç’ın ifadesine göre, 15 Temmuz gecesinden 16 Temmuz sabahına kadar süren operasyonda Güvercinlik’ten kullanılan helikopterlerin dökümü şöyledir: 3 Süper Cobra taarruz helikopteri, 2 Cobra taarruz helikopteri, 3 atak taarruz helikopteri, 8 Sikorsky genel maksat helikopteri, 3 Cougar genel maksat helikopteri, 2 UH1 genel maksat helikopteri... 

Güvercinlik’ten havalanan toplam 21 helikopter kullanılmıştır 15 Temmuz darbe girişiminde.

Yazıyı Paylaş

Google +

Whatsapp